מה אתה עושה?
Ne yapıyorsun?
אני רוצה שתשיר לי שיר.
Senin bana bir şarkı söylemeni istiyorum.
כל בני האדם נולדו בני חורין ושווים בערכם ובזכויותיהם. כולם חוננו בתבונה ובמצפון, לפיכך חובה עליהם לנהוג איש ברעהו ברוח של אחווה.
Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.
שלום, מה שלומך?
Merhaba, nasılsın?
הפסקתי לעשן.
Sigara içmeyi bıraktım.
אני לא אוכל בשר, לא דגים ולא מאכלי ים, וגם לא מרק המכיל בשר.
Ben et, kabuklu deniz ürünleri, kümes hayvanları ya da et suyu yemem.
"תּוֹדָה" "בְּבַקָּשָׁה"
"Teşekkürler." "Bir şey değil."
איפה גר סבא שלך?
Büyükbaban nerede yaşıyor?
היא העיר השלישית בגודלה בסרביה.
O, Sırbistan'ın üçüncü büyük şehridir.
מי אתה?
Sen kimsin?
מי את?
Sen kimsin?
מי יודע?
Kim bilir?
היכן ראית את הנשים הללו?
Bu kadını nerede gördün?
הבה נשיר ונרקוד.
Haydi söyle ve dans et!
כשקרתה רעידת האדמה הגדולה הייתי רק בן עשר.
Büyük deprem meydana geldiğinde ben on yaşındaydım.
מרי תולעת ספרים.
Mary bir kitap kurdu.
לילה טוב.
İyi geceler.
כן.
Evet.
מה את עושה?
Ne yapıyorsun?
היא מאוד יפה.
O çok güzel.
היא יפה מאוד.
O çok güzel.
האביב הגיע.
Bahar geldi.
אביב הגיע.
Bahar geldi.
שכחתי את שמו.
Onun adını unuttum.
שכחתי את שמה.
Onun adını unuttum.
בסוף השנה יהיה משבר כלכלי.
Bu yılın sonunda bir ekonomik kriz olacak.
הוא בא מארה"ב.
O, Amerika Birleşik Devletleri'nden geldi
הוא הגיע מארצות הברית.
O, Amerika Birleşik Devletleri'nden geldi.
לפני שאני הולך לעבוד בפריז, עליי לשפר את הצרפתית שלי.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
לפני שאני הולך לעבוד בפריז, אני צריך לשפר את הצרפתית שלי.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
לפני שאני הולכת לעבוד בפריז, אני צריכה לשפר את הצרפתית שלי.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
לפני שאני הולך לעבוד בפריז, עליי לשפר את הצרפתית שבפי.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
לפני שאני נוסע ללמוד בפריז, עליי לשפר את הצרפתית שלי.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
לפני שאני נוסעת ללמוד בפריז, עליי לשפר את הצרפתית שלי.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
לפני שאני נוסעת ללמוד בפריז, אני צריכה לשפר את הצרפתית שלי.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
בוא!
Gel!
אספרנטו, אידו, אינטרלינגואה, קלינגונית, לוז'באן, נא'בי ווולאפיק הן שפות מתוכננות.
Esperanto, Ido, Interlingua, Klingon, Lojban, Na'vi ve Volapük yapma dillerdir.
הכלב מת.
Köpek öldü.
איזו משפחה נפלאה!
Ne harika bir aile.
אני שולח לך מתנת יום הולדת בדואר אוויר.
Sana hava yoluyla bir doğum günü hediyesi gönderiyorum.
איפה אני יכול למצוא משחת שיניים?
Nereden diş macunu bulabilirim?
מה נשמע?
Ne haber?
זה ענייני.
O, benim meselemdir.
אל תפחד.
Korkma.
זה בלתי אפשרי.
Bu imkansız.
זה בלתי אפשרי.
Bu mümkün değil.
אמרתי לו לילה טוב.
Ona iyi geceler diledim.
לספר הזה היו הרבה דפים.
Bu kitabın çok sayfası vardı.
אמנות מודרנית לא מעניינת אותי.
Modern sanatla ilgilenmiyorum.
אתה אויגורי?
Sen Uygur musun?