# es/0p0B0ceB1VdU.xml.gz
# ful/0p0B0ceB1VdU.xml.gz


(src)="1"> [ Música ]
(trg)="1">

(src)="80"> Y 17 horas después , continuaba lloviendo cenizas y muchos de los techos del pueblo se desplomaron debido al peso se la cenizas .
(trg)="2"> Ve 17 saat sonra , hala küller yağıyordu , şehirde çatıların birçoğu bu küllerin ağırlığından çökmüştü .

(src)="81"> Algunas gentes estaban atrapadas en sus sótanos ; otros estaban atrapados en sus casas ; y muchos otros aún estaban atrapads mientras trataban de escapar de la ciudad .
(trg)="3"> Bazı insanlar kendi mahzenlerinde sıkışıp kalmış , bazıları evlerinde hapsolmuş ve bir çoğuda şehri terketmeye çalışırken yakalanmışlardı .

(src)="82"> [ Nimoy ]
(src)="83"> Plinio el Viejo no realizó la seriedad de la situación hasta que ya era muy tarde .
(trg)="4"> Yaşlı Pliny , herşey için çok geç olana kadar durumun ciddiyetini kavrayamamıştı :

(src)="84"> " Mi tío decidió ir a la playa para ver si era posible escapar por mar " .
(trg)="5"> " Amcam sahile inip , deniz yoluyla kaçmanın olasılığını araştırmaya karar verdi .

(src)="85"> " Las flamas y el olor del azufre causaron que los otros huyeran " .
(trg)="6"> Alevler ve sülfür kokusu , diğerlerini kaçmak için zorlamıştı .

(src)="86"> " Y se paró reclinándose sobre dos esclavos y entonces , de repente , se desmayó " .
(trg)="7"> Plinius iki köleye yaslanmış sonra aniden çökmüştü .

(src)="87"> " Pienso que debido a que los humos denso , éstos le impedían respirar y lo afixiaban " .
(trg)="8"> Tahminimce yoğun dumanı yutarak boğulmuştu . "

(src)="88"> [ Nimoy ]
(src)="89"> Plinio el Viejo también describe su propio escape de la muerte :
(trg)="9"> Genç Pliny , kendi ölümüne meydan okumanın kaçışı olarak tanımlar :

(src)="90"> " Podías oir los gritos de las mujéres , los chillidos de los niños , los gritos de los hombres " .
(trg)="10"> " Kadınların çığlıklarını , bebeklerin ağlamalarını , erkeklerin bağırmalarını duyabilirdiniz .

(src)="91"> " Entonces las cenizas empezaron a caer de nuevo , esta vez de forma torrencial " .
(trg)="11"> Sonra küller tekrar düşmeye başladı , bu defa sağanak gibi yağıyordu .

(src)="92"> " Nos levantábamos de vez en cuando para sacudirnos " .
(trg)="12"> Zaman zaman yükseldik ve o küllerden kurtulduk .

(src)="93"> " De otra forma , hubíesemos sidos sepulcrados y aplastados " .
(trg)="13"> Aksi takdirde , bizde gömülür ve altında ezilirdik .

(src)="94"> " Mi pobre consuelo originaba de mi creencia de que todo el mundo estaba muriéndose a mi alrededor , al igual que yo " .
(trg)="14"> Kendimce acınası bir teselli türettim , bütün dünya benimle ölüyordu ve bende onunla " .

(src)="95"> [ Nimoy ]
(src)="96"> A como progresaba la noche , miles perecerían .
(trg)="15"> Gecenin giderken yıldızları götürmesi gibi , binlercesi yok olacak .

(src)="97"> ( Acto II ) ( La Muerte de Herculano )
(trg)="16"> ( Bölüm II ) ( Herculaneum 'un ölümü )

(src)="98"> [ Nimoy ]
(src)="99"> Muerte y destrucción llovía del cielo durante todo un día y toda una noche .
(trg)="17"> ( Nimoy ) Ölüm ve yıkım gökyüzünden , bütün bir gün ve gece yağdı .

(src)="100"> Mientras Pompeya se consumía en la agonía , ( Mapa de Italia con Roma , Vesubio y Pompeya ) otro pueblo estaba directamente en camino de la furia del volcan .
(src)="101"> A nueve millas de distancia el vecino Herculano era un centro turístico costero para los Romanos ricos y famosos .
(trg)="19"> Yanardağ ve Pompeii ile İtalya haritası ) dokuz kilometre uzaklıkta başka bir kasaba kızgın yanardağın yolunun tam da üzerindeydi , bu , Roma için zengin ve ünlü tatil beldesi olan komşu Herculaneum 'du .

(src)="102"> Pero aún fama y riqueza no salvaría al los habitantes durante esa noche terrible .
(trg)="20"> Fakat şöhret ve zenginlik şehrin sakinlerini korkunç geceden kurtaramadı .

(src)="103"> Mientras Vesubio entró en erupción , Herculano estaba enterrada bajo una capa de 40 pies .
(trg)="21"> Vezüv patladığında , Herculaneum 40 metre kalınlığında bir kül tabakasının içine gömülmüş oldu .

(src)="104"> Hoy , debajo de los escombros y detritos , pedazos de madera carbonizada aún se pueden ver .
(trg)="22"> Bugün , moloz ve enkaz altında , karbonlaşmış odun parçaları hala görülebilir .