# xml/tr/1935/26393/6992930.xml.gz
# xml/ze_en/1935/26393/5942503.xml.gz


(src)="1"> Subtitled by FroSTYoDa
(trg)="1"> 华 纳 兄 弟 电 影 公 司 出 品
(trg)="2"> FBI 美国联邦调查局

(src)="2"> Beyler , 1949 yılı FBI teşkilatının ..
(src)="3"> ... 25. yıl dönümüdür .
(trg)="4"> Gentlemen , 1949 marks the 25th anniversary ...

(src)="4"> Diğer başarı hikâyelerinde olduğu gibi , FBI ' ınkininde mütevazi bir başlangıcı var .
(trg)="5"> ... of the FBI as it exists today .
(trg)="6"> Like many another success story , this one had humble beginnings .
(trg)="7"> [ G号特工 : 联邦调查局法律执行官 ]

(src)="5"> İlk " G-men " ' ler bizlere göre oldukça dezavantajlı durumdaydılar .
(trg)="8"> The first G-men worked under staggering disadvantages .

(src)="6"> Farkında mısınız , daha yakın zamana kadar bir banka soyguncusu yada çocuk hırsızı eyalet dışına adım attığı anda bize hareket çekerlerdi ?
(trg)="9"> Do you realize that not many years ago , a fleeing kidnapper or bank robber ...
(trg)="10"> ... could take one step across a state line and thumb his nose at us ?

(src)="7"> Ne zaman bir tutuklama yapacak olsak gangsterlerin kurşun yağmurlarına maruz kalıyorduk sanki bizim silah kullanmamız yasakmış gibi hiçbir şey yapamıyorduk ...
(trg)="11"> Often when we made an arrest we had to walk ...
(trg)="12"> ... into a rain of hoodlum machine-gun fire ...

(src)="8"> Fakat beyler , büronun silahı olduğu kadar sadâkati , enerjisi ve yaşama gücü vardı .
(trg)="13"> ... though we were forbidden by law to carry a revolver .
(trg)="14"> But , gentlemen , the bureau did have as weapons ...

(src)="9"> Devlet bizleri silah ve kanunla desteklemeden önce bile G-men ler yeraltı dünyasında korkutucu bir nâm salmaya başlamıştı .
(trg)="15"> ... truth , drive and vitality .
(trg)="16"> Even before the government armed us with guns and laws ...

(src)="10"> Sizleri o günlere götüreceğim ve " Tuğla " Davis adında bir adamın filmini izleteceğim .
(trg)="17"> ... G - men became a dreaded underworld whisper .
(trg)="18"> I 'm going to take you back to those days ...
(trg)="19"> ... and show you a motion picture about a man named " Brick " Davis .

(src)="11"> Kendisi tüm FBI ' ın babası olarakta tanınır .
(src)="12"> " G-men " olarak adlandırılan ilk kişidir .
(trg)="20"> It 's the daddy of all FBI pictures .

(src)="13"> Arabalar külüstürdü , kadınlar modayı takip etmezdi fakat bu büronun hiçbir zaman unutmayacağı bir şey göreceksiniz .
(trg)="21"> It 's the first one that called us G-men .
(trg)="22"> The cars are old , you won 't see women wearing the new look ...

(src)="14"> O zamanlar , devir değişiyordu , alışkanlıklar , moda değişiyordu tek bir şey aynıydı :
(trg)="23"> ... but you will see something that the bureau has never forgotten .
(trg)="24"> That while times change and habits change and styles change ...

(src)="15"> Hayatın kendisine sunduğundan daha fazlasını isteyen adamlar gangsterler şimdi nasıllarsa o zamanda öyleydiler .
(trg)="25"> ... one thing is constant :
(trg)="26"> The man who want to get more out of life than he puts into it ...
(trg)="27"> ... the hoodlum ...

(src)="16"> Hala halk düşmanlarıdırlar .
(trg)="28"> ... he 's the same today as he was then .

(src)="17"> Pekâla , Vince .
(trg)="29"> He is still a public enemy .

(src)="18"> Değerli jüri üyeleri , sırf fakir olduğu için kendini savunamayan biri için adaletin ne olduğunu anlamanız gerekir .
(trg)="40"> Now , ladies and gentlemen of the jury , you must know what justice can mean ...

(src)="19"> Eğer devasa bir şirket sizleri tüm hayatınızı kendileri için adamak üzere korkutuyorsa bu sayede yaptıkları buluşlarla milyonlar kazanıyorlarsa hayatınızın emeği karşılığı elinize ne geçiyor dersiniz ?
(trg)="41"> ... to a man who is defenseless because he is poor .
(trg)="42"> How would you feel if a huge corporation bulldozed you ...
(trg)="43"> ... into selling your life 's work ...

(src)="20"> Değersiz 5.000 dolarcık .
(trg)="44"> ... an invention that has made them millions , and selling it for what ?
(trg)="45"> A paltry $ 5000 .

(src)="21"> Sizlerden ricam bayanlar ve baylar , müvekkilimin suratına bir bakın .
(trg)="46"> I ask you , ladies and gentlemen , to look upon my client .

(src)="22"> Yıllar boyunca sessiz bir şekilde tezgah başında durmuş sadece hayatını idame ettirebilmek için çalışmış , didinmiş ...
(trg)="47"> A man who has stood silently at a workbench for years ...

(src)="24"> - Evet , içeri buyurun .
(trg)="50"> - Are you Davis ?

(src)="25"> Tanıştığıma memnun oldum , adım Joseph Kratz .
(trg)="51"> - Yeah , come in .
(trg)="52"> Glad to meet you .

(src)="26"> - Oh , evet , 6 .
(src)="27"> Bölge ' den .
(trg)="53"> My name is Joseph Kratz .

(src)="28"> - Beni tanıyorsun ha ?
(trg)="54"> - Oh , yes .
(trg)="55"> Sixth Ward .

(src)="29"> - Adını işittim , oturun .
(trg)="56"> - Oh , you know me , eh ?

(src)="30"> - Sağol .
(trg)="57"> - Heard of you .

(src)="31"> Senin için iyi bir davam var Davis .
(trg)="58"> Sit down .
(trg)="59"> - Thanks .

(src)="32"> Öyleki , kabul edersen iyi bir çevre edinirsin .
(trg)="60"> Got a good case for you , Davis .

(src)="33"> Kulağa güzel geliyor .
(trg)="61"> One that 'll make you a lot of friends if you take it .

(src)="34"> Olayın nedir peki ?
(trg)="62"> That 's fine .

(src)="35"> Benim mi , hiçbir şey .
(trg)="63"> What do you get out of it ?

(src)="36"> Bir arkadaşımı suçsuz yere içeri attılar .
(trg)="64"> Me ?
(trg)="65"> Nothing .

(src)="37"> - Onu savunmanı istiyorum .
(src)="38"> - Neyle suçlanıyor ?
(trg)="66"> A friend of mine 's in jail on a bum rap .

(src)="39"> Neden mi , çünkü dün gece biraz kafayı bulmuş ve annesini tartaklamış .
(trg)="67"> - I want you to defend him .
(trg)="68"> - What 'd he do ?

(src)="40"> - Öz annesini mi ?
(trg)="69"> Why , he got drunk last night and beat up his old lady .

(src)="41"> - Evet .
(src)="42"> - Hayırlı evlatmış .
(trg)="70"> - His mother ?

(src)="43"> - Şey , bilirsin bu işler nasıl olur .
(trg)="71"> - Yeah .
(trg)="72"> - Nice fella .

(src)="44"> - Kötü muamele ve fiziksel şiddetten mi işlem yapıldı ?
(trg)="73"> - Well , you know how things like that are .

(src)="45"> - Daha kötüsü , Sullivan Yasasından * işlem yapacaklar .
(trg)="74"> - They book him on assault and battery ?

(src)="46"> Ahmak herif silah taşıyormuş ve annesine kabzasıyla vurmuş .
(trg)="75"> - They 're gonna hook him on the Sullivan Act .

(src)="47"> - Kazayla mı ?
(trg)="76"> The sap was carrying a gun and beat her with the butt of it .

(src)="48"> - Evet , kazayla .
(trg)="77"> - Accidentally ?

(src)="49"> Eğer annesi ısrar ederse cinayetle suçlanabilir .
(trg)="78"> - Yeah , accidental .

(src)="50"> Sence ben böyle bir herifi savunur muyum ?
(trg)="79"> But if she kicks off , he 's up for murder .

(src)="51"> - Neden olmasın ?
(src)="52"> - Beynini dağıtmayı yeğlerim .
(trg)="80"> Do you think I 'd defend a guy like that ?

(src)="53"> Davayı istemiyorum , Kratz .
(trg)="82"> - I 'd rather beat his brains out .

(src)="54"> Pis bir iş .
(trg)="83"> I don 't want the case , Kratz .

(src)="55"> Davis reddetmeden önce bir dakika bekle bir dur hele .
(trg)="84"> It smells .
(trg)="85"> Now , wait a minute , just a minute , Davis , before you turn this down .

(src)="56"> Bölgemdeki bir çok kişi bu davayı alırsan seninle dostluğa başlayabilir .
(src)="57"> Sen bir avukat değil dalavereci arıyorsun Kratz .
(trg)="86"> There are a lot of boys around my ward who 'll play ball with you if you take it .

(src)="58"> Pis işlerini başkalarına yaptır .
(trg)="87"> You don 't want a lawyer , Kratz , you want a crook .

(src)="59"> Bu " ben dürüst avukatım " ayaklarını bırak .
(trg)="88"> Take your dirty work to somebody else .

(src)="60"> " Big Shot " McKay boş yere seni seçmedi bu iş için ve senin boş yere hukuk fakültesinden mezun olmanı sağlamadı .
(trg)="89"> Now , don 't pull any of that honest lawyer stuff on me .
(trg)="90"> " Big Shot " McKay didn 't pick you out of the gutter ...

(src)="63"> - Tamam tamam .
(trg)="91"> ... and send you through college for nothing .

(src)="64"> Kararını değiştirdiğinde haber ver .
(trg)="92"> - Out .
(trg)="93"> - All right , all right .

(src)="65"> Beni ara .
(trg)="94"> When you change your mind , let me know .

(src)="66"> O ahmak için öyle yada böyle o dalavereci sen olacaksın .
(trg)="95"> Call me up .

(src)="67"> Hey !
(trg)="96"> You 'll never get anywhere playing shyster for that rat .

(src)="68"> - Eddie !
(trg)="97"> Hey !

(src)="69"> - Eddie ya .
(trg)="98"> - Eddie !

(src)="70"> Müşteriye karşı çok havalı bir davranış .
(trg)="99"> - Yeah , Eddie .

(src)="71"> Pisliğin teki !
(trg)="100"> That 's a swell way to treat a customer .

(src)="72"> Tek kişilik adalet bakanlığının ta kendisi .
(trg)="101"> Just a greaseball !
(trg)="102"> Well , if it isn 't old man Department of Justice himself .

(src)="74"> - Bu sabah uçtum .
(src)="75"> - İş için mi ?
(trg)="103"> - When 'd you get here ?

(src)="76"> - Evet .
(trg)="104"> - Flew up this morning .

(src)="77"> Otur , rahatına bak .
(trg)="105"> - Business ?
(trg)="106"> - Yeah .

(src)="78"> Well , well .
(trg)="107"> Sit down .

(src)="79"> Ceketinde pirinç düğme yok , rozet yok , nedir bu ?
(trg)="108"> Park yourself .
(trg)="109"> Well , well .

(src)="80"> Kimsenin bunları cilalamaya vakti yok .
(trg)="110"> What , no brass button , no badge ?
(trg)="111"> What is this ?

(src)="81"> Anladım , rozetlerden korkan heriflerle takıla takıla sende umursamıyorsun .
(trg)="112"> Nobody has any time to polish them .

(src)="82"> Ne avukat ama , okul biteli 1 yıl oldu halâ aynı muhabbet .
(trg)="113"> Too busy going around with a big badge frightening people .
(trg)="114"> What a lawyer .

(src)="83"> Hala zevkli muhabbet ama , zaten bunları bırakıp hergün hırsız-polis muhabbeti yapmanın ne zevki olur ki ?
(trg)="115"> A year out of school , you 're using the same argument .
(trg)="116"> And it 's still good .
(trg)="117"> What 's the use of going to law school ...

(src)="84"> Böyle aylaklık yapacağına biraz dava alsaydın şu an zirvede olurdun .
(trg)="118"> ... if you 're gonna throw it over and play cops and robbers .
(trg)="119"> If you had gone into practice , you 'd be at the top now ...

(src)="85"> Hukuk güzel bir oyun .
(trg)="120"> ... instead of flatfooting around .

(src)="86"> Belkide öyledir , masanın arkasın çok komik görünüyorsun .
(trg)="121"> Law 's a great game .
(trg)="122"> Maybe so .

(src)="87"> Sanırım hazır buradayken seni biraz gezdirmem lazım .
(trg)="123"> But you sure look funny sitting behind a desk .

(src)="88"> Birkaç gün olmaz , Durfee diye bir herifle görüşmem var .
(trg)="124"> I suppose I have to entertain while you 're here .
(trg)="125"> Not for a couple of days .

(src)="89"> - Bundan sonra olur .
(trg)="126"> I have an appointment with a chap named Durfee .

(src)="90"> - Güzel .
(trg)="127"> - After that , okay .

(src)="91"> İşlerimi bitirmeye çalışacağım .
(trg)="128"> - That 's swell .

(src)="92"> Sanırım tüm günümü izin yapabilirim .
(trg)="129"> I 'll try to clean up most of my work .

(src)="93"> Fazla iş geliyor mu sana ?
(trg)="130"> I think I can get a whole day off .

(src)="94"> İşler ?
(trg)="131"> Are you getting much business ?

(src)="95"> Olağanüstü , yarıdan fazlasını reddetmek zorunda kalıyorum .
(trg)="132"> Business is terrific .

(src)="96"> Biraz göz gezdirmenin ne zararı olur Brick ?
(trg)="133"> I have to throw half of it out .