# xml/eu/1922/13257/6681404.xml.gz
# xml/tr/1922/13257/5681627.xml.gz


(src)="1"> SORGINA
(src)="2"> Zinema-emanaldi historiko-kultural bat , zazpi zatitan .
(trg)="1"> CADI © 1922 AB Svensk Filmindustri 7 bölümlük hareketli resimlerle kültürel ve tarihsel bakış açısından bir sunum .

(src)="3"> Benjamin Christensek idatzi eta egin zuen film hau 1919-1921ean .
(trg)="2"> BENJAMIN CHRISTENSEN , 1919-1921 yılları arasında bu filmin senaryosunu yazdı ve yapımcılığını üstlendi .

(src)="4"> Eskerrak ematen dizkiot Johan Ankerstjerne-ri argazkiagatik eta Richard Louw jaunari eszenaratzeagatik .
(trg)="3"> Fotografi için Bay Johan Ankerstjerne ' e ve sanat yönetmenliği için Bay Richard Louw ' a minnettarım .

(src)="5"> Nire informazio-iturri nagusiak antzokiko egitarauan aipatzen dira .
(trg)="4"> Temel kaynaklarımdan tiyatro ilanında söz edilmiştir .

(src)="6"> Bila dezagun mistizismoaren historian eta saia gaitezen Sorgina deitzen den kapitulu misteriotsua agertzen .
(trg)="5"> İzin verin Mistisizm ' in tarihine bir göz atalım ve onun cadı olarak bilinen gizemli sayfasını açıklamaya çalışalım .

(src)="7"> Sorginkerian sinestea giza arraza bezain zaharra izango da .
(trg)="6"> Cadılık ve büyücülüğe olan inancın tarihi muhtemelen insanlık tarihi kadar eskidir .

(src)="8"> Antzinako gizakiak ulertzen ez zuen zerbaiti aurre egin behar zionean hau zen beti haren azalpena :
(src)="9"> sorginkeria eta espiritu gaiztoak .
(trg)="7"> İlkel insan kavrayamadığı bir şeyle karşılaştığında açıklaması hep büyücülük ve kötü ruhlar olmuştur .

(src)="10"> Hurrengo irudietako fantasiek gaixotasunak eragiten zituztela uste zuten Pertsian .
(trg)="8"> İzleyen resimde İran ' da hastalıkların nedeni olduğuna inanılan hayali yaratıklar tasvir edilmektedir .

(src)="11"> Rawlinson ingelesak eta Maspero frantsesak erakutsi zizkiguten antzinako zibilizaziorik zaharreneko espiritu gaiztoak .
(trg)="9"> İngiliz bilim adamı Rawlinson ve Fransız bilim adamı Maspero bize , ilk uygarlıklarda var olduğuna inanılan kötü ruhların resimlerini gösteriyor .

(src)="12"> Espiritu gaiztoetan eta sorginkerian sinesteak munduaren mistizismoari buruzko ume-sinesteekin zerikusia du .
(trg)="10"> Kötü ruhlar , büyücülük ve cadılığa olan inanç evrenin gizemi ile ilgili saf fikirlerin bir sonucudur .

(src)="13"> Hemen ikusten da nola ikusten zuten egiptoarrek lurraren forma .
(trg)="11"> Burada Maspero ' ya göre Mısırlıların dünyanın şeklini nasıl algıladıklarını görüyoruz .

(src)="14"> Egiptoarrek ezagutzen zituzten lurralde eta itsaso guztiak mendi handiz inguratuta zeuden , nonbait .
(trg)="12"> Eski Mısırlılar toprak ve suyun her yönden yüksek dağlarla çevrildiğine inanıyorlardı .

(src)="15"> Zerua altzairuz egina zegoen eta mendi handitan sartutako zutabe handiek eusten zioten .
(trg)="13"> Gökyüzü çelikten yapılmıştı ve yüksek dağların üstünde duran güçlü sütunlarla desteklenmekteydi .

(src)="16"> Izarrak lanparak ziren , ilara sendoetan zerutik zintzilikatuak .
(trg)="14"> Yıldızlar , lamba gibi , gökyüzüne iple asılmıştı .

(src)="17"> Antzinako beste sineste batzuen arabera zerua ganga bat zen , eta lurra terrazatan zegoen .
(trg)="15"> Diğer eski uygarlıkların inançlarına göre gökyüzü kubbeliydi ve yeryüzü teraslar şeklindeydi .

(src)="18"> Historiaurreko garaiko espiritu gaiztoak umeak tentatzen zituzten deabru bihurtu ziren Erdi Aroan .
(trg)="16"> Eski çağlardaki kötü ruhlar Orta Çağ ' da etrafta sinsice dolaşıp çocukları kandıran şeytanlara dönüştü .

(src)="19"> Deabruak Lurraren barruan bizi ziren .
(trg)="17"> Şeytan , Dünya ' nın çekirdeğinde yaşamaktaydı .

(src)="20"> Eta Lurra , haientzat , esfera geldi bat zen unibertsoaren erdian .
(trg)="18"> Orta Çağ ' ın son bölümlerinde dünya evrenin ortasında sabit bir küre olarak düşünülmüştü .

(src)="21"> Lurretik eta hango uretatik kanpo Erdi Aroko gizakiak aire-geruza bat irudikatzen zuen , aurrenik eta , gero , su-geruza bat .
(trg)="19"> Yerkürenin ve sularının üzerinde Orta Çağ insanı ilk olarak bir hava katmanı hayal etti .

(src)="22"> Eta , sutik harago , planetak imajinatzen zituen , geldirik .
(trg)="20"> Sonra bir ateş katmanı ve ateşin dışarısında gezegenler , hareket eden ilahi bedenler .

(src)="23"> Planeta bakoitza bere esfera garden , mugikorrari atxikia zegoen .
(src)="24"> Eta planeta-zeruetatik harago izar finkoak zeuden , beren zeruan .
(trg)="21"> Her gezegen şeffaf ve hareket edebilen kürelerine bağlanmıştı ve gezegensel kürelerin dışında sabitlenmiş kendi başlarına duran yıldızlar vardı .

(src)="25"> Guztiaren gainetik , hamargarren kristalezko zeruan Ahalguztiduna eserita dago , 9 aingeru-abesbatzaz inguratua eta Hark ibilarazten du munduaren makineria .
(trg)="22"> Hepsinin üstünde onuncu kristal kürede dokuz melek tarafından kuşatılmış yüce Tanrı oturuyordu ve kürelerin dönmesini sağlayan da oydu .

(src)="26"> Lurraren sakonenean infernua dago , eta han oinazetzen dira betierean deabruak tentatutako haiek .
(trg)="23"> Yerküre çekirdeğinin derinlerinde Şeytan tarafından kandırılanların sonsuza kadar acı çekeceği cehennem yer alıyordu .

(src)="27"> Hurrengo irudiaren goialdean deabruak ikusten dira kondenatuak pertz handitan ipintzen .
(trg)="24"> Fransız tarihçi Lacroix ' den alınan İzleyen resmin üst tarafında şeytanlar lanetlenenleri büyük kaplara istifliyorlar .

(src)="28"> Bekatari bat sutara bota dute pertzetako baten azpira .
(trg)="25"> Bir günahkâr doğruca kazanlardan birinin altında yanmakta olan ateşe atılıyor .

(src)="29"> Deabru batek adar baten barruko sufre ikaragarria isurtzen dio eztarritik gizon bati .
(trg)="26"> Bir şeytan bir borudan süzülen korkunç sülfürü bir adamın boğazından aşağı döküyor .

(src)="30"> Bi munstrok bi kondenatu torturatzen dituzte beren hortz zorrotzekin .
(trg)="27"> İki canavar lanetlenenlerden bazılarına keskin dişleriyle eziyet ediyorlar .

(src)="31"> Infernuaren deskribapen bitxi , zahar eta mekaniko bat aurkitu dut Erdi Aroko sinesteak ondo erakusten dizkiguna .
(trg)="28"> Orta Çağ ' daki inanışlarla ilgili iyi bir anlayış vaat eden garip eski mekanik bir cehennem tasviri buldum .

(src)="32"> Begira zer-nolako grinaz zaintzen duten deabruek pertz azpiko sua !
(trg)="29"> Şeytanların kazanların altındaki ateşe karşı olan istekliliklerini inceleyin !

(src)="33"> Deabru hauek eta infernu hau kezka larria ziren Erdi Arokoentzat .
(trg)="30"> Orta Çağ boyunca şeytanlar ve cehennem gerçek kabul edilmişler ve sürekli bir korku kaynağı olmuşlardır .

(src)="34"> Sorginek itun kriminal bat sinatu omen zuten deabruarekin eta horregatik erretzen zituzten .
(trg)="31"> Cadıların Şeytan ile hukuki olmayan bir anlaşma imzaladıklarına inanılırdı ve bu nedenle kazığa bağlanıp yakılırlardı .

(src)="35"> Irudiaren goialdean airean dagoen izakia deabru bat da sorgina hartu , eta airean eramango du .
(trg)="32"> Hareketli figür ; bir cadıyı , onu havaya kaldırarak almaya gelen bir şeytan .

(src)="36"> Irudi hau , eta hurrengo batzuk , " Deutsches Leben der Vergangenheit in Bildern " liburuan aurkitu ditut .
(trg)="33"> Bu ölüleri yakmaya mahsus odun yığını resmi , devamındaki resim gibi " Resimlerde Geçmişte Alman Yaşantısı " dan .

(src)="37"> Irudi honetan , sorgin bat aizkora baten kirtena jezten ari da .
(trg)="34"> Bu resimde bir cadı bir baltanın sapını sağıyor .

(src)="38"> Hurrengo irudian , sorgin batek gizon baten zapata sorgindu du .
(trg)="35"> İzleyen resimde bir cadı bir adamın ayakkabısına büyü yapıyor .

(src)="39"> Sorginek elkarrekin biltzeko ohitura zuten .
(src)="40"> Bileraren ondoren , batzuetan ukuilu batean ezkutuan sartu eta behi bat sorgintzen zuten .
(trg)="36"> Cadılar genellikle konseylerde buluşurlardı ve toplantılarından sonra , örneğin , bir ağıla sinsice girip bir ineği büyüleyebilirlerdi .

(src)="41"> Marrazki azpian ageri den markatxoa atean grabatzen zuten sorginen aurkako babes gisa .
(trg)="37"> Çizimin altında fark edilen köşeli sembol ağılların kapısına cadılara karşı koruma amaçlı kazınırdı .

(src)="42"> Marrazki zahar eta baldar honetan , azti bat eta sorgin bat arao egiten ari dira herri bati su emateko .
(trg)="38"> Bu eski naif çizimde bir büyücü ve bir cadı bir kasabayı ateşe veren büyüler yapıyorlar .

(src)="43"> Sorgin-hautsen eta edabe magikoen bidez sorginek gaixotasunak eragiten omen zituzten .
(trg)="39"> Cadıların insanları büyücülerin tozları ve sihirli iksirlerinin de yardımıyla hastalıklarla lanetlediklerine inanılırdı .

(src)="44"> Erreparatu gaixoa biluzik datzala ohean .
(src)="45"> Hori zen ohitura garai zaharretan .
(trg)="40"> Hasta kişinin yatakta nasıl çıplak yattığına dikkat edin .

(src)="46"> Sorgina biluzik omen zegoen deabruekin dantzatzen zenean " Sorginen Sabbath " deitzen zitzaion hartan .
(trg)="42"> Cadıların geceleri , cadı ayini olarak anılan şeytanlarla dans etmeleri sırasında çıplak oldukları genel bir inançtı .

(src)="47"> " Sabbath " era joan nahi zuten emakumeak ezkutuan joaten ziren sorginarengana " sorginaren ukendua " lepoan igurztera .
(trg)="43"> " Ayin " de yer almak isteyen kadınlar sırtlarına " Cadı merhemi " sürebilecek olan büyücüye giderlerdi .

(src)="48"> Ukenduaren indar magikoaz airean hegan egin zezaketen .
(trg)="44"> Cadılık merhemi onların havalanmasını sağlardı .

(src)="49"> Bourneville eta Teinturier frantses medikuen laneko irudi hauek " Sorginen Sabbath " agertzen dute , deabruzko festa misteriotsua milaka emakumek joan nahi izaten duena .
(trg)="45"> Fransız doktorlar Bourneville ve Teinturier bana cadı ayiniyle ilgili resimleri verdiler .
(trg)="46"> Bunlar binlerce kadının katılımlarını açıkladıkları gizli şeytani bir törenin resimleriydi .

(src)="50"> Sabbathen , aztiek eta sorginek barre egiten diote gurutze santuari .
(trg)="47"> Ayin sırasında büyücüler ve cadılar öncelikle kutsal kilise haçının kutsallığını bozarlardı .

(src)="51"> Deabru-izenez bataiatzen du deabruak parte-hartzaile bakoitza .
(src)="52"> Gero , otordu zeremoniatsu bat egiten dute .
(trg)="48"> Daha sonra Şeytan , katılımcılara şeytanların isimlerinden verir ve törensel ziyafet verilirdi .

(src)="53"> Sabbatheko otordua urkatuen gorpuekin prestatzen zen maiz .
(trg)="49"> Şeytan ' ın yemeği genellikle darağacındaki cesetlerden hazırlanırdı .

(src)="54"> Atzealdean musu emanez , begirunez agurtu behar zuten sorginek deabrua .
(trg)="50"> Tüm cadılar Şeytan ' a olan saygılarını , onun arka tarafını öperek göstermek zorundaydılar .

(src)="55"> Deabruekin dantza alai bat egin ondoren sorginak hegan etxeratzen ziren egunsentian .
(trg)="51"> Şeytanlarla yapılan evlilik dansından sonra ilk horoz ötüşüyle cadılar evlerine uçarlardı .

(src)="56"> Erdi Aroko eta Berpizkundeko margolan ospetsu askotan eszena hauek ageri dira .
(trg)="52"> Bu görüntüler çoğunlukla Orta Çağ ve Rönesans ' ın ünlü cadı ayinleri resimlerinde bulunur .

(src)="57"> Jarraituko du .
(src)="58"> SORGINA 2. zatia
(trg)="53"> Devam edecek .

(src)="59"> Goazen orain irudimenez sorgin baten lur azpiko bizilekura , 1488an .
(trg)="54"> CADI 2 .
(trg)="55"> Bölüm
(trg)="56"> Şimdi büyücülerin yeraltı evlerine gidiyoruz , Tanrı ' nın 1488 yılına .

(src)="60"> " Gaurko gauean izarrek distiratzen dute urkatuen muinoan " .
(trg)="57"> " Bu gece yıldızlar darağacı tepelerinde lütufkâr parlayacak . "

(src)="61"> " A zer kiratsa !
(trg)="58"> " Ah !

(src)="62"> Lapur honen gorpua denbora gehiegi egon da zintzilik " .
(trg)="59"> Ne pis koku . "
(trg)="60"> " Hırsızın bedeni , darağacında çok uzun zamandır asılı duruyordu . "

(src)="63"> " Lapurraren hatza lehorregia dagoenean ezin dio sendatze-indarrik eman garagardoari " .
(trg)="61"> " Böyle bir hırsızın parmağı fazlasıyla kuruduğunda , artık karışımın iyileşme gücü vermesine katkıda bulunamaz . "

(src)="64"> " Azkar ireki , Karna , kaleko inork ikus ez nazan " .
(trg)="62"> " Çabuk ol , aç Karna , böylece gelip geçen beni görmez . "

(src)="65"> " Karna , prestatuko didazu maitasun-edabe bat gizon elizkoi batengan boterea emango didana ? "
(trg)="63"> " Karna , bana kilisenin dindar bir adamı üzerinde etkili olabilecek bir aşk iksiri bulabilir misin ? "

(src)="66"> " Tori edabea , ilargi betean prestatua katu-kakarekin eta uso-bihotzarekin " .
(trg)="64"> " İşte , genç bakire , kedi dışkıları ve güvercin kalplerinden hazırlanmış bir iksir .
(trg)="65"> Alın . "

(src)="67"> " Gizonaren edariari tanta bat bota , eta berehala bigunduko dio bihotza " .
(trg)="66"> " Bir adamın içkisine damlatacağınız bir damla onun kalbini hemen yumuşatacaktır . "

(src)="68"> " Emango al didazu edabe indartsuago bat ? "
(trg)="67"> " Karna , daha güçlü bir iksir alabilir miyim ? "

(src)="69"> " Gizona desioz erotzea nahi baduzu ...
(src)="70"> " ... tori edabe hau , maiatzean egina , txolarre ar gazte jostari batekin " .
(trg)="68"> " Bakire , eğer adamı aşka dair sağlam fikirlerinden ayırmak istiyorsa Mayıs ayında , genç ve oyuncu bir erkek serçeden yapılmış bir iksirim var . "

(src)="71"> " Tori zure txanpona , dontzeila !
(trg)="69"> " Paranı tut , bakire !

(src)="72"> Usaindu lehenengo nire ukendua ! "
(trg)="70"> Önce merhemimi kokla ! "

(src)="73"> " Ukendu ona da , gau batean Brockenera joango bazina " .
(trg)="71"> " Eğer bir gecede Brocken ' a seyahat etmeyi istiyorsan bu macun iyidir . "

(src)="74"> " Monje elizkoia zure gelara joango zaizu zeure burua ukendu honekin iguzten baduzu " .
(trg)="72"> " Gizlice bu macunu sürdüğünde dindar rahip doğrudan odana gelecek . "

(src)="75"> " Airean hegan elkarrekin joango zarete gauez eta musu sutsu asko emango dizkizu " .
(trg)="73"> " Gece birlikte yükseklere uçacaksınız ve sana bir sürü aç öpücük sunacak . "

(src)="76"> " Entzun anaia , ez al genuke otoitz egin behar ekintza sutsu honi ekin aurretik ? "
(trg)="74"> " Dinle kardeşim , merak ediyorum böyle cesur bir girişimde bulunmadan önce dua etmemiz gerekmez mi ? "

(src)="77"> " Birjina Santua , barkaiguzu giza gorpu hau labanaz irekitzeagatik ! "
(trg)="75"> " Oh , Kutsal Meryem , bizi bir insanın ölü bedenini bir bıçakla kesip açtığımız için affet !

(src)="78"> " Ez gaitu gehiegizko jakin-minak ekarri hildako bekatari honengana gaixotasun izugarri askoren zergatia argitu nahiak baizik " .
(trg)="76"> Böyle kötü bir günah işlememizin nedeni zamansız bir merak değil ... "
(trg)="77"> " ... ancak böylece pek çok korkunç hastalığın nedeni ortaya çıkabilir "

(src)="80"> Etorri azkar !
(trg)="78"> " Yardım et !

(src)="81"> Bi sorginek hilerriko bakea bortxatu dute " .
(trg)="79"> Çabuk ! "
(trg)="80"> " Mezarlığın huzuru iki cadı tarafından bozuldu . "

(src)="82"> Horrelakoa zen Erdi Aroa :
(src)="83"> Sorginkeria eta deabrukeria nonahi .
(src)="84"> Eta horregatik gertatzen ziren gauza bitxiak .
(trg)="81"> Cadılığın ve Şeytan ' ın işinin her yerde görüldüğü Orta Çağ ' da durum böyleydi ve bu nedenle olağan dışı şeylerin gerçek olduğuna inanılırdı .

(src)="85"> " Ez ausartu jende zintzoaren hezurrak sorgintzen , emakume alua ! "
(trg)="82"> " Lanet kadın !
(trg)="83"> Sen burada yatamazsın ve dürüst insanların bacaklarını büyüleyemezsin . "

(src)="86"> " Kontuz ibili !
(trg)="84"> " Dikkat et ! "

(src)="87"> Orain zure aho zikina zabalik egongo da betiko " .
(trg)="85"> " Artık ahlâksız ağzın sonsuza kadar açık kalacak . "

(src)="88"> Erdi Aroko jendeak hain sineste sendoa du deabruarengan non bere burua agertzen baitu bizitza errealean .
(trg)="86"> Şeytan ' la olan cadılıkta da oldu .
(trg)="87"> İnsanların ona olan inancı o kadar güçlüydü ki gerçek oldu .

(src)="89"> Deabrua nonahi dago , itxura desberdinetan .
(trg)="88"> Şeytan her yerdedir ve her şekle girer .

(src)="90"> Amesgaiztoa , deabru amorratua , seduzitzailea , maitalea ...
(trg)="89"> Kendini bir kabus , öfkeli bir iblis , baştan çıkarıcı biri , bir aşık ve bir şövalye şeklinde gösterir .

(src)="91"> Deabruaren emaztea gaztea eta ederra da batzuetan baina zaharra , behartsua eta miserablea izaten da gehienetan .
(trg)="90"> Şeytana eşlik eden , genç ve güzel olabilir ancak genelde fakir ve mutsuzdur .

(src)="92"> Sutan erreko ote zaituzten beldur horditzen al zara gauero edariz Erdi Aroko emakume gajoa ?
(trg)="91"> Her gece sarhoş olmanızın nedeni Yanan kütüklerin verdiği sonsuz korku mu siz Orta Çağ ' ın yaşlı ve fakir kadınları ?

(src)="93"> Etxeratze-agindua jotzean , errautsak su guztiak estali dituenean deabrua Apeloneren bila doa abentura baterako .
(trg)="92"> Gece olup akşam çanı çaldığında ve şehirdeki tüm ateşler küllerle kaplandığında Şeytan , kendi maceraları için Apelone ' i alır .

(src)="94"> Han goian dago Apeloneren amets-gaztelua .
(src)="95"> Eta han aseko ditu deabruak haren desio sekretu guztiak .
(trg)="93"> Apelone ' nin rüya kalesi havada asılı durur ve orada Şeytan onun tüm gizli arzularını yerine getirecektir .

(src)="96"> Jarraituko du .
(trg)="94"> Devam edecek

(src)="97"> SORGINA 3. zatia
(trg)="95"> CADI 3 .

(src)="98"> " Richter und Rechtspflege in der deutschen Vergangenheit " en sorgin-epaileak lanean ageri dira .
(trg)="96"> Bölüm
(trg)="97"> " Franz Heinemann ' ın " Almanya ' nın Geçmişinde Ayinler ve Haklar " kitabından engizisyon yargıçlarının iş üzerindeki fotoğraflarını inceleyebiliriz .

(src)="99"> Sorgintzat susmatutako emakume bat uretara bota dute erruduna edo errugabea den frogatzeko .
(trg)="98"> Cadılıkla suçlanan bir kadın şüpheli , suçlu olup olmadığının anlaşılması için suya atılmış .

(src)="100"> Edward Fuchs-ek " Sittengeschichte " n erakusten digu nola lotzen duten emakume akusatua .
(trg)="99"> " Gelenekler Tarihi " kitabında Edward Fuchs bize sanığın nasıl bağlandığını gösteriyor .

(src)="101"> Bi borrerok arraunez daramate ur sakonetara .
(trg)="100"> Cellatlar , sanıkları suyun içinde bir destek bulamayacakları noktalara doğru kaydırmak için kürekler kullanır .

(src)="102"> Flotatzen badu , uretatik atera , eta erre egingo dute .
(src)="103"> Hondoratzen bada , epaileek Jainkoa eskertuko dute errugabea delako .
(trg)="101"> Eğer sanık batmazsa sudan çıkarılıp yakılır .

(src)="104"> Sorgin-epaiketa oso bat kontatuko dut orain Aita Santuak Alemaniara sorgin - epaileak bidali zituen garaikoa .
(trg)="103"> Şimdi cadılık için kurulan bir mahkemeyi başından sonuna kadar canlandıracağım .
(trg)="104"> Olay Papa ' nın gezici engizisyon rahiplerini Almanya ' nın dışına yolladığı bir zamanda geçiyor .

(src)="105"> " Nire senarra ez zen zorabiatuta eroriko sorgin batek suntsitu ez balu ! "
(trg)="105"> " Ah , benim kocam bir büyücü onu büyülemediği sürece baş dönmesiyle aniden yıkılmış olamaz .

(src)="106"> " Kontsola zaitez , Anna .
(src)="107"> Berunaren indarrak aurki argituko digu egia " .
(trg)="106"> " Rahatlayın matbaacının karısı Anna , bu çok yakında kurşunun gücüyle açığa çıkacak .

(src)="108"> " O , Saturno boteretsua , utziozu berun honi guri argitzen ea Jesper , inprimatzailea , sorgindu ote duten " .
(trg)="107"> " Ah , sen güçlü Satürn , matbaacı Jesper ' a eğer büyü yapıldıysa bu kurşunun bunu göstermesine izin ver . "

(src)="109"> " Berunaren itxuran ageri da haren zorabioa sorginkeria dela " .
(trg)="108"> " Baş dönmesinin sebebinin korkunç bir büyü olduğu , kurşunun şekline yazılmış . "

(src)="110"> " Non aurkituko dugu , ordea , zorigaiztoko sorgina ? "
(trg)="109"> " Ah Peter , kötü büyücü nerede ? "

(src)="111"> " Sorgin hori ikus zenezake ;
(src)="112"> lehen ikusi nahi zenuen ... "
(src)="113"> " ...
(trg)="110"> " Bu cadıyı görmeyi sen benden daha çok istersen belki görebilirsin . "